Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın kaleme aldığı "Defterimden Portreler" adlı eser, yazarın kendi hayatından, gözlemlerinden ve okumalarından damıttığı anı ve düşünceleri içeren bir portreler galerisidir. Kitap, sadece Ortaylı'nın kendi hayatındaki önemli şahsiyetleri değil, aynı zamanda Türk ve dünya tarihine damga vurmuş, düşünce dünyasını şekillendirmiş pek çok ismi de kendine özgü üslubuyla yeniden okuyucuya sunar. Eserde, siyasetçilerden sanatçılara, akademisyenlerden bürokratlara, hatta sıradan vatandaşlardan yazarın kendi ailesinden bireylere kadar geniş bir yelpazede portreler yer alır. Ortaylı, bu portreleri çizerken sadece o kişinin fiziksel özelliklerini veya kariyer basamaklarını değil, aynı zamanda onun ruhunu, düşünce yapısını, yaşam felsefesini ve dönemiyle olan etkileşimini de derinlemesine ele alır. Kitabın temel temalarından biri, tarihin sadece büyük olaylar ve kahramanlar üzerinden değil, aynı zamanda bireylerin yaşam öyküleri ve etkileşimleri üzerinden de anlaşılacağı fikridir. Ortaylı, bu sayede okuyucuya tarihin akışını daha insani ve anlaşılır bir boyutta kavrama imkanı sunar. Eser, aynı zamanda kişisel hafızanın kolektif hafızayla nasıl iç içe geçtiğini ve bireysel deneyimlerin tarihsel bütüne nasıl ışık tuttuğunu da gösterir. "Defterimden Portreler", özellikle tarih meraklıları, biyografi okurları ve Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın kendine has bakış açısını ve bilgi birikimini takdir eden geniş bir okuyucu kitlesine hitap etmektedir. Kitap, geçmişle bugün arasında köprü kurarak, okuyucuya hem kendi tarihlerini hem de insanlık tarihini daha derinlemesine düşünme fırsatı verir. Benzer eserler arasında, yakın tarihimizdeki önemli şahsiyetleri anlatan biyografik derlemeler ve kişisel anılarını paylaşan tarihçilerin eserleri sayılabilir. Ancak Ortaylı'nın kendine has üslubu, derin tarih bilgisi ve analitik yaklaşımı, "Defterimden Portreler"i bu türden diğer çalışmalardan ayırmaktadır. Kitap, okuyucuyu adeta bir zaman yolculuğuna çıkararak, geçmişin renkli ve düşündürücü yüzleriyle buluşturur.

Prof. Dr. İlber Ortaylı, Türkiye'nin önde gelen tarihçilerinden, akademisyenlerinden ve yazarlarından biridir. Kendine özgü üslubu, geniş bilgi birikimi ve analitik yeteneğiyle tanınan Ortaylı, özellikle Osmanlı tarihi, Türkiye tarihi ve Avrupa tarihi üzerine yaptığı çalışmalarla bilinir. 1947 yılında Avusturya'nın St. Pölten şehrinde doğmuş, ailesi Kırım Tatar kökenlidir. İlkokulu Türkiye'de okuyan Ortaylı, orta ve lise eğitimini Ankara'da tamamlamıştır. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi ve Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Tarih Bölümü'nde öğrenim görmüştür. Eğitim hayatına Viyana Üniversitesi ve Chicago Üniversitesi'nde devam ederek tarih alanındaki bilgisini ve perspektifini derinleştirmiştir. Akademik kariyerine 1970'li yıllarda başlayan Ortaylı, çeşitli üniversitelerde öğretim üyeliği yapmış, dekanlık gibi idari görevlerde bulunmuştur. Özellikle Topkapı Sarayı Müzesi'nde uzun yıllar başuzman olarak görev yapması, onun Osmanlı saray tarihi ve kurumları üzerindeki uzmanlığını pekiştirmiştir. İlber Ortaylı'nın üslubu, kuru bir tarih anlatımından uzak, canlı, akıcı ve anekdotlarla zenginleştirilmiş bir anlatı biçimidir. Tarihi olayları ve şahsiyetleri yorumlarken, dönemin sosyal, kültürel ve ekonomik koşullarını da göz önünde bulundurarak çok boyutlu bir analiz sunar. Okuyucuyla kurduğu samimi bağ, onun eserlerinin geniş kitleler tarafından sevilmesini ve okunmasını sağlamıştır. Ortaylı'nın önemli eserleri arasında "Osmanlı İmparatorluğu'nda Alman Nüfuzu", "Osmanlı Tarihi", "Türkiye'de Cumhuriyet Devrimleri", "İmparatorluk Arşivleri", "Geniş Bir Dünya" ve "Defterimden Portreler" gibi birçok kitap bulunmaktadır. Bu eserler, tarih bilimine önemli katkılar sağlamasının yanı sıra, tarih meraklıları için de değerli kaynaklardır. İlber Ortaylı, akademik çalışmaları ve toplumsal hizmetleri nedeniyle pek çok ödüle layık görülmüştür. Kendisi, Türkiye'nin hem entelektüel hem de kültürel hayatında önemli bir yere sahip, her zaman güncel ve aydınlatıcı yorumlarıyla dikkat çeken bir değerdir. Dönem olarak, özellikle Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemi, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu ve modernleşme süreçleri üzerine yaptığı çalışmalarla tanınır. Ancak ilgi alanı sadece bu dönemlerle sınırlı kalmayıp, antik çağlardan günümüze kadar geniş bir tarih yelpazesini kapsar. Ortaylı, Türkiye'nin yakın tarihi ve kültürü üzerine yaptığı derinlemesine analizleriyle, okuyucuya geçmişi anlama ve geleceği yorumlama konusunda önemli bir perspektif sunmaktadır.