Kadir Mısıroğlu'nun kaleme aldığı 'Osmanlı Tarihi 3 Cilt', Osmanlı İmparatorluğu'nun kuruluşundan yıkılışına kadar uzanan yaklaşık altı asırlık tarihini kapsamlı bir şekilde ele alan, alanında önemli bir eserdir. Kitap, sadece siyasi ve askeri gelişmeleri değil, aynı zamanda toplumsal, kültürel, ekonomik ve dini hayatı da derinlemesine inceleyerek okuyucuya zengin bir Osmanlı panoraması sunar. Mısıroğlu, eserinde Osmanlı'yı Batı merkezli tarih yazımının önyargılarından arındırarak, kendi özgün kaynaklarına ve bakış açısına dayanan bir anlatım benimser. Bu yaklaşım, kitabın hem akademik çevrelerde hem de geniş halk kitlesi tarafından ilgi görmesini sağlamıştır. Kitabın birinci cildi, Osmanlı Beyliği'nin kuruluşundan yükseliş dönemine, ikinci cildi imparatorluğun duraklama ve gerileme evrelerine, üçüncü cildi ise yıkılış sürecine ve sonrasına odaklanır. Her cilt, dönemin önemli olaylarını, şahsiyetlerini, kurumlarını ve değişimlerini detaylı bir biçimde analiz eder. Mısıroğlu'nun kendine has üslubu, akıcı dili ve yer yer mizahi anlatımı, tarihi bilgileri sıkıcı olmaktan çıkarıp okuyucu için daha çekici hale getirir. Kitabın genel teması, Osmanlı'nın sadece bir devlet değil, aynı zamanda bir medeniyet olduğunun vurgulanmasıdır. Bu medeniyetin temel değerleri, kurumları ve kültürel mirası ön plana çıkarılır. Hedef okur kitlesi oldukça geniştir; tarih meraklıları, öğrenciler, akademisyenler ve Osmanlı geçmişine ilgi duyan herkes bu eserden faydalanabilir. Özellikle Osmanlı'yı farklı bir perspektiften anlamak isteyenler için ideal bir kaynaktır. Benzer eserler arasında İsmail Hakkı Uzunçarşılı'nın 'Osmanlı Tarihi' serisi, Halil İnalcık'ın çalışmaları ve İlber Ortaylı'nın Osmanlı üzerine yazdığı kitaplar sayılabilir. Ancak Mısıroğlu'nun eserini ayıran en önemli özellik, Batı merkezli tarih anlayışına karşı geliştirdiği eleştirel duruş ve Osmanlı'yı yeniden yorumlama çabasıdır.

Kadir Mısıroğlu, 1933 yılında Akçaabat'ta doğmuş, Türk tarihçi, yazar ve düşünürdür. Özellikle Osmanlı tarihi üzerine yazdığı eserlerle tanınan Mısıroğlu, hayatını Osmanlı İmparatorluğu'nun mirasını sahiplenmeye ve bu mirası yeniden yorumlamaya adamıştır. Hukuk eğitimi almış olmasına rağmen, akademik kariyerden ziyade yazarlık ve araştırmacılık alanında yoğunlaşmıştır. Mısıroğlu'nun üslubu, kendine özgü, akıcı ve yer yer provokatif bir yapıya sahiptir. Tarihi olayları anlatırken genellikle geleneksel değerlere ve İslamî perspektife ağırlık verir. Bu yaklaşımı, onu hem sevenleri hem de eleştirenleri olan, tartışmalı bir figür haline getirmiştir. Osmanlı'yı yücelten ve Batı etkisinden uzak bir şekilde yorumlayan Mısıroğlu, bu konularda birçok kitap ve makale kaleme almıştır. Önemli eserleri arasında 'Osmanlı Tarihi 3 Cilt', 'Büyük Türkiye Rüyası', 'Geçmişten Günümüze Türk Musikisi', 'İslam'da Kadın' gibi kitaplar bulunmaktadır. Mısıroğlu, eserlerinde milli ve manevi değerlere vurgu yapar, geleneksel kültürü savunur ve modernleşme sürecini eleştirir. Bugüne kadar herhangi bir resmi ödül almamış olsa da, düşünceleri ve eserleri geniş bir okuyucu kitlesi tarafından takip edilmiş ve etkili olmuştur. Mısıroğlu, Türkiye'nin siyasi ve entelektüel hayatında, özellikle muhafazakar kesim üzerinde önemli bir etki bırakmıştır. Kendisini 'İslamcı-Milliyetçi' bir düşünür olarak tanımlayan Mısıroğlu, Osmanlı dönemini Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan önceki altın çağ olarak görmekte ve bu dönemin değerlerinin günümüzde de yaşatılması gerektiğini savunmaktadır. Döneminin genel atmosferi içinde, Osmanlı'nın mirasını sahiplenme ve bu mirası yeniden canlandırma çabasıyla öne çıkmıştır.