Imam Sarani'nin kaleme aldığı "Ölüm Kıyamet ve Diriliş Ciltli Kıyamet 007", İslam inancının temel taşlarından biri olan kıyamet, ölüm ve diriliş temalarını derinlemesine inceleyen kapsamlı bir eserdir. Kitap, bu konuları sadece dini bir perspektiften değil, aynı zamanda felsefi ve sosyolojik açılardan da ele alarak geniş bir okuyucu kitlesine hitap etmeyi amaçlar. Eserin temel amacı, okuyucuyu ölüm ve ötesi hakkında bilinçlendirmek, kıyamet alametleri ve ahiret hayatına dair detaylı bilgiler sunmaktır. Kitapta, kıyamet senaryoları, ahiret hayatının evreleri, cennet ve cehennem tasvirleri, meleklerin ve cinlerin varlığı gibi konular ayetler, hadisler ve İslam alimlerinin görüşleri eşliğinde detaylı bir şekilde açıklanır. Eser, okuyucuyu manevi bir yolculuğa çıkarırken, ölüm ve ötesi hakkında merak edilen sorulara cevaplar bulmayı hedefler. Kitabın içeriği, kıyamet ve ahiret inancının Müslümanlar için ne kadar önemli olduğunu vurgular. Aynı zamanda, bireylerin ölüm gerçeğiyle yüzleşerek hayatlarını daha anlamlı ve bilinçli bir şekilde yaşamalarına yardımcı olmayı amaçlar. Kitap, farklı düşünce ve inanç sistemlerine sahip okuyucular için de bir rehber niteliğindedir; çünkü evrensel temaları ele alarak insanlığın ortak sorularına cevaplar arar. Kitabın dili, anlaşılır ve akıcıdır; böylece her yaştan ve eğitim seviyesinden okuyucuya hitap eder. Kitap, kıyamet ve ahiret inancına dair temel bilgileri sunarken, aynı zamanda bu inançların bireysel ve toplumsal yaşam üzerindeki etkilerini de inceler. Eser, okuyucuyu düşünmeye ve sorgulamaya teşvik ederken, İslam inancının derinliklerine inme imkanı sunar. Kitabın hedef kitlesi, kıyamet, ölüm ve diriliş konularına ilgi duyan, manevi arayış içinde olan ve bu konularda daha fazla bilgi edinmek isteyen geniş bir okuyucu kitlesidir. Kitap, özellikle İslam dinine mensup olanlar için önemli bir kaynak olmakla birlikte, farklı inançlardan ve dünya görüşlerinden insanların da ilgisini çekebilir. Kitap, aynı zamanda, bu konularda akademik çalışmalar yapmak isteyen araştırmacılar ve öğrenciler için de bir referans kaynağı olabilir. Benzer kitaplar arasında, İmam Gazali'nin "Ölüm ve Ötesi" adlı eseri, İbn-i Kayyim el-Cevziyye'nin "Ruhun Ahvalı" kitabı ve çeşitli İslam alimlerinin kıyamet ve ahiret üzerine yazdığı eserler sayılabilir. Bu eserler, "Ölüm Kıyamet ve Diriliş Ciltli Kıyamet 007" ile benzer temaları ele alarak okuyuculara kıyamet, ölüm ve ahiret hayatına dair farklı perspektifler sunar. Kitap, bu konulara ilgi duyan herkes için önemli bir başvuru kaynağıdır.

İmam Sarani, İslam dünyasının önde gelen alimlerinden biridir ve özellikle tasavvuf alanındaki çalışmalarıyla tanınır. Hayatı ve eserleri, İslam düşüncesine önemli katkılar sağlamış, manevi rehberlik ve öğretileriyle geniş kitlelere ulaşmıştır. Sarani'nin tam adı, İmam Abdülvehhab bin Ahmed eş-Şa'rani'dir. 16. yüzyılda Mısır'da doğmuş ve Kahire'de yaşamıştır. Eğitimini dönemin önde gelen alimlerinden almış, dini ilimler, tasavvuf, fıkıh ve hadis alanlarında uzmanlaşmıştır. Tasavvufi düşünceye olan derin bağlılığı, onu diğer alimlerden ayıran en belirgin özelliklerden biridir. Yazım üslubu, anlaşılır, akıcı ve öğreticidir. Eserlerinde, dini konuları sade bir dille anlatırken, tasavvufi derinliği korur. İnsanların manevi gelişimine katkıda bulunmayı amaçlar ve eserleri, okuyucularına rehberlik eder. Sarani'nin en önemli eserleri arasında, "El-Uhûd el-Muhammediyye" (Muhammedî Ahitler) ve "Et-Tabakatü'l-Kübra" (Büyük Tabakalar) sayılabilir. "El-Uhûd el-Muhammediyye", Peygamber Efendimiz'in hayatından kesitler sunarak, Müslümanların günlük yaşamlarında nelere dikkat etmeleri gerektiği konusunda rehberlik eder. "Et-Tabakatü'l-Kübra" ise, tasavvuf tarihindeki önemli şahsiyetlerin hayatlarını ve öğretilerini anlatır. Sarani, eserlerinde tasavvufi kavramları ve uygulamaları detaylı bir şekilde açıklar. Onun eserleri, tasavvufun temel prensiplerini anlamak ve manevi hayatı geliştirmek isteyenler için önemli bir kaynaktır. İmam Sarani, eserleriyle birçok ödül kazanmamış olsa da, İslam dünyasında büyük bir saygınlık görmüş ve öğretileriyle birçok kişiye ilham kaynağı olmuştur. Yaşadığı dönemde, Mısır'da dini ve kültürel hayatın önemli bir parçası olmuş, tasavvufi düşüncenin yaygınlaşmasına katkıda bulunmuştur. Onun mirası, günümüzde de tasavvufi düşünceye ilgi duyanlar için önemli bir referans noktası olmaya devam etmektedir.