Hatice Akdoğan'ın kaleme aldığı 'Berivanin Dilindeki Kelepçe', Doğu Anadolu'nun sert coğrafyasında yaşayan Berivan adlı genç bir kadının hayat hikayesini merkeze alıyor. Kitap, Berivan'ın ataerkil bir toplumun baskısı altında ezilmesini, kendi kimliğini bulma mücadelesini ve bu süreçte karşılaştığı zorlukları çarpıcı bir dille anlatıyor. Yazar, Berivan karakteri aracılığıyla kadının toplum içindeki yerini, geleneklerin birey üzerindeki etkisini ve bu zincirleri kırma arzusunu derinlemesine irdeliyor. Berivan, sadece kendi hayatının değil, aynı zamanda çevresindeki diğer kadınların da kaderini değiştirmeye aday bir karakter olarak öne çıkıyor. Kitabın temaları arasında kader, direniş, özgürlük arayışı, aidiyet ve insan onurunun korunması yer alıyor. Akdoğan, bu temaları işlerken Doğu kültürünün özgün öğelerini, yerel dili ve yaşantıyı başarıyla yansıtıyor. Roman, özellikle kadınların yaşadığı toplumsal sorunlara duyarlı okurları hedefliyor. Kitap, benzer temaları işleyen Ayşe Kulin'in 'Veda'sı veya Füruzan'ın 'Kırkların Sofrası' gibi eserlerle karşılaştırılabilir, ancak kendine özgü anlatımı ve karakter derinliğiyle farklılaşıyor. Kitap, okuyucuyu Berivan'ın dünyasına çekerek, onunla birlikte acılarını, umutlarını ve direnişini hissetmesini sağlıyor. Berivan'ın dilindeki kelepçe, sadece fiziksel değil, aynı zamanda ruhsal ve toplumsal kısıtlamaları da simgeliyor ve bu kısıtlamalardan kurtulma çabası, romanın ana dinamiğini oluşturuyor.

Hatice Akdoğan, Türk edebiyatında önemli bir yere sahip olan, özellikle kadın sorunlarına ve toplumsal meselelere duyarlı eserleriyle tanınan bir yazardır. Eserlerinde genellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin sosyo-kültürel yapısını, gelenek ve göreneklerin bireyler, özellikle de kadınlar üzerindeki etkilerini ele alır. Akdoğan'ın üslubu, yerel dili ve deyimleri ustaca kullanarak yarattığı canlı atmosferle dikkat çeker. Betimlemeleri güçlüdür ve karakterlerinin iç dünyalarını derinlemesine analiz eder. 'Berivanin Dilindeki Kelepçe' gibi romanlarında, kadının toplum içindeki yerini sorgulayan, kimlik arayışını ve özgürleşme mücadelesini anlatan güçlü kadın karakterler yaratır. Akdoğan'ın diğer önemli eserleri arasında toplumsal değişimleri ve bireyin bu değişimlere uyum sağlama çabasını anlatan romanları bulunmaktadır. Yazarın eserleri, Türkiye'nin farklı bölgelerindeki yaşantıları ve kültürel dokuyu edebiyatımıza taşıması açısından değerlidir. Akdoğan, eserlerinde genellikle bir toplumsal eleştiri barındırır ve okuyucuyu düşündürmeye teşvik eder. Edebiyat dünyasına kazandırdığı bu değerli eserlerle, toplumsal konulara ışık tutan önemli bir ses olarak öne çıkmaktadır. Döneminin toplumsal gerçeklerini ve kadınların karşılaştığı zorlukları samimi ve etkileyici bir dille aktarması, onu okurları nezdinde sevilen ve takip edilen bir yazar yapmıştır.